Wednesday, January 25, 2012

Mahir Kaynak: Olacak iş değil

Bülent Erandaç'ın haberi

Uludere olayının artçıları devam ederken, siyasi dengeleri sarsma, orduiktidar ilişkilerini etkileme olasılıklarını içeren tutuklama kararının yansımalarını dikkatle ele almak gerekiyor. MİT Eski Daire Başkanı Prof. Dr. Mahir Kaynak'tan, Başbuğ olayının arka planına ilişkin bilgiler rica ettim.

İşte sorularımız ve cevapları:

 İlker Başbuğ'un tutuklanmasını nasıl gördünüz?

Olacak iş değil, garip bir durum.

 Karar sıkıntı yaratır mı?

Hükümeti sıkıntıya sokar. İç ve dış bir çevre, yargı üzerinden iktidarı sıkıntıya sokmak istiyor.

 Hangi çevre bunlar?

Dış çevre içinde Amerika yok. Avrupa bağlantılı bir tuzak var. Türkiye'nin etrafında savaş çanları çalıyor. Başbakan Erdoğan'ı nelerle meşgul ediyorlar. Bir İngiliz ajansının yorumuna bakın, benim ne demek istediğimi anlarsınız.

(Not: İngiliz haber ajansı Reuters, şunu yazdı: Hükümetle ordu arasında yeni bir gerginlik nedeni.)

Uyumu bozma tuzağı

 Hedefleri nedir?

İktidar ve ordu beraberliği, birilerini rahatsız ediyor. Orduyu reaksiyona sokmak istiyorlar.

Uyumu bozmaya çalışıyorlar. En çok bu uyuma ihtiyacı var Türkiye'nin. Ortadoğu'ya bakın, Irak, Suriye karışık.

 Ordu reaksiyon verir mi?

Sıkıntı içine girerler, Genelkurmay Başkanlığı sembolik önemli bir görev, ama tuzağa düşmezler. Birilerinin beklediğini yapmazlar, Başbakan'a sahip çıkarak, Türkiye'nin geleceği için iktidar-ordu uyumunu bozma oyunlarına imkân vermezler diye düşünüyorum.

 Uludere olayında da bir tuzak var mı?

Var. Umduklarını bulamadı bir çevre.

Başbakanın hareketi karşısında, umduklarını bulamadılar. Kurumlar arası uyum var.
Sıkıntıya sokacak istihbarat tuzağına dikkat edilmeli.

 Yabancı servis tuzağı mı var?

Yabancı servisler her olayda olmaktadır. Boş durmazlar.

 Başbuğ kararı iktidarı sıkıntıya sokar mı?

Başbakan'ın çok rahatsız olduğunu düşünüyorum. Türkiye içte ve dışta çok önemli olaylarla mücadele etme, tarihi bir dönemeci aşma noktasında. Bunun kırılmaması lazım.

 Bunun işareti var mı?

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay'ın sabah canlı yayına çıkmasına dikkatle bakınız. (Not:
Beşir Atalay'ın sözleri: Bizim beklentimiz adaletin adaletli ve hızlı olması. Bu durumun asker sivil ilişkilerini etkilememesi lazım.

Başbuğ, bizim değerli bir arkadaşımızdı, beraber çalıştık. Bizim dönemimizin genelkurmay başkanıdır.)

İlker Başbuğ darbeci olarak tutuklandı ama? İlker Başbuğ, darbe teşebbüslerine karşı çıkan isim. Şener Eruygur ve Özden Örnek notlarında da bu görünüyor zaten.

AK Parti'nin kapatılma davası sırasında İlker Başbuğ'un tavrı nasıldı?

30 Temmuz 2008'de Anayasa Mahkemesi kapatmama kararı verdi. İlker Başbuğ, Genelkurmay Başkanı olmak üzereydi. Bana göre, buna karşı idi. Başbakan neyin ne olduğunu gayet iyi biliyor.
6'ya 5 kararı çıktı.

Bir üye burada önemli. Askeri yargıdan gelen Serdar Özgüldür, kapatmaya karşı çıktı. Sonra, onun bir konuşma bantı basında yer almıştı. O konuşmaya bakmalı. (Not: Habervaktim adlı internet sitesi bir ses kaydı yayınladı. Anayasa Mahkemesi'nin asker üyesi Serdar Özgüldür'e ait olduğu iddia edilen ses kaydı "AK Parti'ye kapatma davası" konusunda şaşırtan ifadeler içeriyor. AK Parti hakkında açılan kapatma davası sonrasına ait olduğu anlaşılan ses kaydında AYM Üyesi Özgüldür, dava gerekçelerinin tamamen uydurma, internetten alınma olduğunu kabul ederken şunları söylüyor: "AK Parti devleti yıkacak ne yapmış, hepsi şeyden internetten alınma, uydurma ama aynı zamanda hepsine savunma yapmışlar, özü ile ilgili yani. Karşı taraf da (Başsavcılık) bunu ispat edemiyor.")

 Bu iş nereye gider?

Yüce Divan konusu tartışılmaya başlandı. Tutuklama şartları var mı tartışılıyor. Bu olay geri tepecektir bana göre. 

takvim

Haber Kaynağı : Haber7.com



Capturetr
yakamoz01 friend

No comments: